Benim adım Ayşe. Size önce şunu söylemeliyim:
Ben bir futbol antrenörü değilim.
Spor bilimci de değilim.
Ama 2 yıl önce, oğlumun futbol gelişimini baştan aşağı değiştiren bir şeyi, en beklemediğim yerde buldum: evimizde, halının üzerinde.
Oğlum futbola aşık bir çocuk.
Hemen her gün antrenmana gider, sonra da eve gelip çalışmaya devam ederdi.
YouTube'dan profesyonel futbolcuların antrenman videolarını izler, squat, plank, bilek ağırlıkları, kalça çalışmaları yapardı.
Biz de onu desteklemek için eve fitness ekipmanları aldık.
Denge topu, direnç bandı, mini barfiks, hatta protein destekleri bile...
Ne lazımsa yaptık.
Ama ne zaman maça çıksa, hep aynı sorunlar tekrar ederdi.
Her seferinde ya topu kaptırırdı, ya rakibin peşinden yetişemezdi.
Yön değiştirmesi çok yavaştı.
Dengesizdi. Hızlanamıyordu.
Ve her sabah yüzünde aynı hayal kırıklığı vardı.
Bir ara artık "Belki de yetenekli değil" diye düşünmeye başlamıştık.
Ama bir gün, sohbet ettiğim eski bir kulüp antrenörü bana öyle bir şey söyledi ki...
Tüm fikirlerimiz değişti.
Dedi ki:
“Çocuğun kasları yeterince güçlü olabilir ama sahadaki hız refleks, denge ve nöromotor sistemle ilgilidir. Yani sinir-kas uyumuyla.”
“Koşu bandı, squat ya da ağırlıklar bu sistemi geliştirmez. Hatta bazıları zarar bile verir.”
İtiraf edeyim, başta inanmadım.
Ama araştırınca gördüm:
Usain Bolt bile futbolda başarısız olmuştu.
Çünkü sahadaki hız, sadece koşu hızı değil;
karar, refleks ve yön değiştirme hızıdır.
Bir çözüm arıyorduk.